Modern Düşüncenin Doğuşu - İspanyol Altın Çağı Künye Bilgileri
Cemal Bali Akal'ın yazdığı orijinal ve bandrollü Modern Düşüncenin Doğuşu - İspanyol Altın Çağı kitabı ikinci sayfa künye bilgileri şu şekilde:
- ISBN 975-7501-07-7
- Orijinal İsmi, Modern Düşüncenin Doğuşu- İspanyol Altın Çağı
- Yazar, Cemal Bâli Akal
- Baskı, Genişletilmiş Üçüncü Baskı, Ocak 2003, Ankara
- Ölçüler, 13,5 x 21,0 cm
- Sayfa sayısı, 323 sayfa
- Dil, Türkçe
- Yayınevi, Dost Kitabevi
- Dili, Türkçe
- Durum, 10/10 (yeni)
Modern Düşüncenin Doğuşu - İspanyol Altın Çağı Hakkında
Modern düşüncenin doğuşu kitabı üç bölümden oluşur. İlk bölümün başlığı Uluslararası Hukuku Düşünmek'tir. Vitoria'ya bu düşüncenin yaratıcısı olarak çok geniş yer ayrılan bölümde, ayrıca onun izleyicileri Soto'yla Veracruz'un uluslararası hukuk kuramlarına yer verilmiştir. Aslında uluslararası hukuk deyince, ilk akla gelen ispanyol düşünürleri arasında, Vazquez de Menchaca ve Suarez de vardır. Ancak, bu iki düşünür Vitoria'nın evrenselci çizgisinden kesin olarak kopan bir ulusçu anlayışın temsilcileridir. Bu yüzden, Vazquez de Menchaca ve Suarez'e ulus devlere ilişkin üçüncü bölümde yer verilmiş, birinci bölümdeyse yalnızca yerlilere ilişkin düşüncelerine değinilmiştir.
İkinci bölümün başlığı ise İnsan Haklarını Düşünmek'tir. Bu bölümde, ağırlık, Las Casas düşüncesine ve eylemine verilmiştir. Pedro de Cordoba, Toribio de Benavente Motolinia, Jeronimo de Mendieta... gibi düşünürlerin yerli yanlısı tavırlarını da nekitap.com kuramsal olmaktan çok, pratik bir insan hakları mücadelesi çerçevesinde ele alan bölüm, yine aynı çerçevede, tarihin ilk antropolojik çalışmalarıyla, yerlileri tanıma, yerli kültürünü kurtarma gayretlerini de sıralamaktadır.
Üçüncü bölümün başlığı Devleti Düşünmek'tir. Bu bölümde, Vives'ten başlayıp Suarez'e ulaşan bir süreçte, devleti düşünmeyi sağlayan unsurların birbirlerine eklenerek pozitivist modern devlet kuramını nasıl oluşturdukları anlatılmaktadır. Altın Çağ düşünürlerinin, XVI. yüzyılda, soyyal adaleti gerçekleştiren, dilde ulusalbirliği sağlayan, eğitim ve sağlık hizmetlerinin tek belirleyicisi olan, iktisadi müdahalede bulunan, yargılanma iktidarını kimseyle paylaşmayan, müşrutiyetini kendisini oluşturacak üyelerden alan, uluslararası düzlemde kesinlikle bağımsız bir siyasi güç olarak tasarlandıkları kurum, laik modern devletten ya da ulus devletten başka şey değildir...
Arka Kapak
Avrupa 1492’de yeni dünyayı keşfeder ve bir modernleşme-sömürgeleştirme sürecinde onu hızla farklılaştırırken, kendisini ve dünyanın geri kalanını değiştirip yeniden düşünmeye çalışır. Bir yanıyla tüm zamanların fatihlerini, diğer yanıyla özgürlük yanlılarını temsil eden “modern insan” doğar ve büyür. Bu sürecin pratikte ve teorideki öncüsü İspanya’dır. XVI. yüzyıl başlangıcından XVII. yüzyıl ortalarına uzanan Altın Çağ, bu ülkenin felsefe, edebiyat, sanat, dinî düşünce alanlarında görkemli bir çıkış yaptığı, ayrıca modern devlet, insan hakları ve uluslararası hukuk kavramlarını Batı düşüncesine kazandırdığı dönemdir. Altın Çağ’ın düşün ve eylem adamlarının Çağ’ın yeni sorunlarına buldukları cesur çözümler hâlâ günceldir. Modernitenin temel ilkelerini eleştirel bir zihniyet ve benzersiz bir ustalıkla saptamaları çarpıcıdır. Bir fetih serüveni içinde evrensel değerler uğruna giriştikleri mücadele hem trajiktir hem hayranlık uyandırıcı… Aynı ölçüde şaşırtıcı olan da günümüz ve zihniyetimiz açısından anlam yüklü bu başlangıç anı ve yerinin görmezden gelinmesi, Vitoria, Las Casas, Suárez ve diğerlerinin unutulmasıdır. Ama bütün bunları yok saymak da modern düşünce ve yapılanmayı kavramaktan vazgeçmek olacaktır.
Kargo Ödemesi |
|
İnceleme bulunamadı.
İlk yorum sizden olsun!