A'mak-ı Hayal

Amak-ı Hayal Künye Bilgileri

Şehbenderzade Filibeli Ahmed Hilmi'nin yazıp Dr. Osman Gündüz'un yayına hazırladığı orijinal ve bandrollü Amakı Hayal kitabı ikinci sayfa künye bilgileri şu şekilde:

• ISBN 978-975-338-696-8
  
• Orijinal İsmi, A'mak-ı Hayal - Hayalin Derinliklerine Yolculuk - Raci'nin Anıları
• Yazar, Şehbenderzade Filibeli Ahmed Hilmi
  
• Hazırlayan, Dr. Osman Gündüz
• Baskı, Beşinci Baskı, 2014, Ankara
• Ölçüler, 13,5 x 19,5 cm
• Sayfa sayısı, 205 sayfa
• Dil, Türkçe
• Yayınevi, Akçağ
  
• Bandrol, Var
• Durum, 10/10 (yeni)

Amak-ı Hayal Hakkında

Amak-ı Hayal, yazarın çeşitli başlıklar altında savunduğu felsefi düşüncelerini roman formu içinde anlattığı "tezli bir eserdir". Bu eserde materyalizme karşı panteizmi savunulurken, ruh ve evrenin sırrı, yaratılışın amacı, zengin örnekler üzerinden araştırılarak maddeci görüşün sığlığına ve insanı mutlu edemeyeceğine dikkat çekilir. Ayrıca eser, "yazarın muhayyile zenginliği yanında tasavvuf ve felsefedeki vukufunu ve buna ifade etmedeki kabiliyetini de ortaya koymakta, birtakım teşhisler ve ruhi hallerle tasavvufun, enbiyanın, evliyanın sırları ve çeşitli halleri hayaller içinde anlatılmaktadır."

Eseri bilinen roman ve öykü türlerinden birine sokmak oldukaça zor. Padişah, vezir, derviş, şehzade, prenses gibi eski Doğu kültürüne özgü kişileri, Buddha, Zerdüşt, Hürmüz, Ehrimen, brahma gibi dini unsurları, ejderha, cin peri, anka, simurg, gibi fantastik varlıkları, Kaf Dağı, Cublisa, Cablika, Emel, Maksut gibi efsanevi mekanları ve binlerce yıllık uzaklıklarla ifade edilen zaman kavramı ile Doğu'ya özgü anlatma biçimine bağlı kalırken, hayatın içinden gelen asli kişileri ve ve bu kişilere ait gerçekçi gözlemleri ile roman formuna yaklaşır. Ancak kullandığı malzeme, geleneksel Doğu düşüncesisinin hazır dil malzemesine ve tasavvufi lugata aittir.

Amak-ı Hayal'in bir başka özelliği ise ruh, kaza, kader gibi dini ve mistik kavramlara felsefi ve tasavvufi açıklamalar getirmesidir. Yazarın zaman zaman anlatıcı konumundan çıkıp eleştirici ve yorumlayıcı bir kimliğe bürünmesi, öyküler arasındaki uyumsuzluk ve kopukluklar, sona alınan üç öykünün daha önceki öykülerden bağımsız bir durum sergilemesi gibi tutarsızlıklar bir yana bırakılırsa, Şehbenderzade'nin, bilinçsizce kotarılmış olsa da, o zamana kadar hiç denenmemiş bir yolu denediği ve Doğu'ya özgü bir takım değerleri Batı roman formu içinde verdiği görülecektir.

Eseri çekici kılan özelliklerden birisi de döneminin düşünce hareketleri hakkında birtakım ipuçları vermesidir. Zira romanan yazıldığı yıllarda Türk komuoyu, Türkçülük-Osmanlıcılık, Doğu-Batı gibi siyasi ve sosyal çatışmalar yanında felsefi sahada iki görüşün çatışmasına tanık olur... (Giriş bölümünden)

Arka Kapak

A'mak-ı Hayal, Tanzimat'tan beri Türk aydınının zihnini meşgul eden geleneksel kültür değerlerimizi Batı roman formu içerisinde kullanabileceğimiz bize ait bir roman yazabilir miyiz, yahut bizim romanımız nasıl olmalıdır? gibi sorulara cevap niteliğindeki bir eserdir.

Ele aldığı konu, konuyu işleyiş tarzı ve tekniği bakımından yalnız edebiyat çevrelerinde değil, sanat ve ilim çevrelerinde de geniş yankı uyandırmış ve ilgiyle okunmuş bir eserdir.

Sadeleştirilerek okuyucunun hizmetine sunulan A'mak-ı Hayal, Türk romanının önemli köşe taşlarından biridir. Eser bu dikkatle okunmalıdır..