Meroe

Port Sudan Künye Bilgileri

Olivier Rolin'in yazıp Şeniz Yörük'ün çevirdiği orijinal ve ilk baskı Meroe kitabı ikinci sayfa künye bilgileri şu şekilde:

• ISBN 975-8457-67-5
  
• Orijinal İsmi, Méroé
• Yazar, Olivier Rolin
  
• Çeviren, Şeniz Yörük (Fransızcadan)
• Baskı, Birinci Baskı, Şubat 2001, Ankara
• Ölçüler, 12,5 x 19,5 cm
• Sayfa sayısı, 222 sayfa
• Dil, Türkçe
• Yayınevi, Dost Kitabevi
• Dili, Türkçe
• Durum, 10/10 (yeni)

Port Sudan Hakkında

Arapça'da, Bilad el-Sudan, "siyahların ülkesi" denilen Sudan, Afrika'daki en büyük ülkedir. Yengeç dönencesinden ekvatora kadar uzanan on sekiz paralele yayılmıştır. Kuzeyde Mısır, sonra saat yönünde devam ederek Kızıldeniz, Eritre, Etiyopya, Kenya, Uganda, Zaire, Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad ve Libya ile komşudur. Eski Sovyetler'in dışında çok az ülke, bu kadar çok komşuya sahip olmakla övünebilir (veya bundan yakınabilir, bu bir bakış açısı sorunu ya da olayların bir sonucudur). Üstünkörü yapılmış, sadece bir tek asfalt yola sahip olan ülke sayısı da azdır. Sudan'daki bu tek yol, Kızıldeniz'in diğer tarafında Cidde'nin biraz kuzeyinde bulunan Port-Sudan'ı, başkent Hartum'a bağlar. Ölmüş tanrıların ve kralların ırmağını yaratmak üzere iki Nil burada birleşir: Rimbaud'nun anlattığı yemşeyil Habeş yükseltilerinden bir anda aşağı düşüveren Mavi Nil ile dağllardan ve ekvatorun büyük göllerinden itibaren yavaşça genişleyerek akan Beyaz Nil... (Giriş bölümünden)

Arka Kapak

"Aşk. diyordum o her şeyin başladığı uzak günde Harald' a... Hayır, hiçbir şeyin asla bir başlangıcı yoktur, örneğin bu öykünün, gözümü usul usul dilimleyen bir ustura misali önümde akıp giden Nil'inki kadar çok kaynağı var. Nil'in, ekvatorun bulutlarından, Ruvenzori'nin üzerine yağan milyarlarca yağmur damlasından, aydaki dağlardan, Etiyopya'nın yüksek yaylalarından, Afrika'nın yeşil tepelerine inciler giydiren çiyden, insanların ve hayvanların idrarından, hatta otuzuncu ve kırkıncı boylamlar ile beşinci güney ve onbeşinci kuzey enlemler arasındaki gözyaşlarından başka kaynağı, başka başlangıcı yok... Yaklaşık olarak. Herodotos'un bahsettiği dipsiz uçurumu, ASIL kaynağı bulmak uğruna birçok adamın öldüğünü düşünüyor da insan..."